7 Mart 2008 Cuma

MENEMEN OLAYI

1925'te Şeyh Said isyanından sonra yapılan en büyük irtica olayıdır.23 Aralık 1930'da olmuşşo günden bugüne kadar toplum belleğinden
hiç silinmeyen bir yara olarak kalmıştır.
Mustafa Fehmi Kubilay terzi çıraklığı yaparak bin bir zorluklarla okumuş ve Bursa Öğretmen Okulunu bitirerek yirmi yaşında idealist bir
öğretmen olmuştur.
Menemen İlçesinde askerliğini Yedek Asteğmen olarak yapmaktadır.
Derviş Mehmet Aralık aynda yanında Osman Oğlu Şamdan Mehmet,Hasan oğlu Sütçü Mehmet,Emrullahoğlu Mehmet Emin,Nalıncı Hasan ve
Çakıroğlu Ramazan'la Manisa'dan yola çıkar.Çvvredeki "PAŞA"köyünde yaptıkları propagandadan sonra 23 Aralık sabahı tekbirlerle Menemen'e gi
rerler.Belediye Meydanına topladığı kalabalıkla hükümet karşıtı sloganlar atar.Camide bulunan yeşil bayrağı alarak,halkı kendilerine katılmaya davet
ederek şöyle konuşur:
"Taraf-ı ilahiden geliyoruz.Şeriat istiyoruz.Askerin kılıcı ve kurşunu bize işlemez.Herkes bu bayrağın altından geçecektir.Geçmeyenleri kılıçtan
eçireceğiz.Bu gün zeval(öğle)vakti yetmişbin kişi bize yardıma gelecektir".
Yedek Subay Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay olay yerine gelerek"hatalı hareket etttiklerini,vazgeçmeleri,dağılmaları gerektiğini"söyler.dağılmak
şöyle dursun azgın bir halde Kub ilay'ın üzerine hücum etmişler boğazını testereli bağ bıçağı ile keserek gövdesinden ayırmışlar ve bir sırığa dikmişlerdir.Olaya
müdahale eden iki mahalle bekçisi Hasan ve Şevkiyi'de şehit etmişlerdir.
Din adına,şeriat adına hareket ettiklerini söyleyenlerinyaptıkları;dinle inançla ve insanlık değerleriyle nasıl açıklanabilir?
Olay yerine derhal askeri birlikler gönderilmiştir.43.Piyade Alay Komutanı Yzb.Ragıp Çaldıran ve Yzb.Abdulbahri komutasındaki iki bölük kısa zamanda
olayı bastırır.Elebaşıları ölü ve yaralı olarak yakalanmışlardır.
Bakanlar kurulu toplanarak Manisa .Balıkesir ve Menemen 'de sıkıyönetim ilan etmiş,sıkı yönetim komutanlığına Orgenaral Fahrettin Altay getirrilmiştir.
Olay üzerine Atatürk orduya başsağlığı mesajı yayınlamıştır:"B üyük ordunun kahraman genç subayı ve Cumhuriyet'n ideal öğretmen heyetinin kıymetli üyesi Kubilay Bey,temiz kanı ile Cumhuriye'in hayatiyetini tazelemiş ve kuvvetlendirmiş olacaktır.Bütün Cumhuriyetçi ve vatanperverler için utanılacak bir olaydır..."dır
demiştir. .,
Başbakan İsmet İnönü:"Kubilay olayı yüzlerce seneden beri dini siyasete alet eden bütün hareketlerin yeniden ortaya çıkmasıdır.Bu zavallılar laikliğe karşı şeriat ist
emektedirler." sözü ile olayı net bir şekilde ifade etmiştir.
Mazhar Müfit Kansu:"Kubilay gibi içinde binlerce kişi bulunan ve daima o kara yılanın gırtlağına sarılacak ve daima ezecek ve zehirini saçama bir hale sokacak bir gençlik var" sözleriyle TBMM'nin duygularını dile getirmiştir.
Sanıkları yargılamak için Harb Divanı kurulmuş,Başkanlığına Genaral Mustafa Muğlalı getirilmiştir.Mahkeme heyetine Topçu Alay Komutanı Albay
Atabey,1.Kol.Ordu Şb . Müdürü Albay Demirşah,176.Alay Komutanı Yrb.Yusuf Ziya.11.Kol.Ordu Şb. Müdürü Kaymakam Bahattin Beyler görevlendiril-
mişlerdir.Saccılık makamında ise İzmir Savcısı Hidayet,savcı yardımcıları Fuat ve Necati,İzmir Sulh Hakimi Kemal,Adapazarı Sulh Hakimi Necati ve Eskişehir
Mustantiki Hikmet Beyler bulunmuşlardır.
Yargılamalar sonucunda olayın perde gerisindeNakşi Şeyhi Erbilli Esat Efendi ve Manisa Askeri Hastanesinden emekli İbrahim Hocanın olduğu görülmüştür,Yargılama 25 Ocak 1931'de son bulmuştur.
Kararda:"Sanıkların Türkiye Cumhuriyeti Teşkilatı Esasiye Kanunu taygire ceb ren teşebb üs ettikleri ve Mehdi Mehmet'in Mehdiliği için harekete geçtiğini
bildikleri halde zamanında Hükümete haber vermedikleri ve tekkelerin kaldırılmalarından sonra aynı tarikatı icra ettikleri"belirtilmiştir.
Yargılama sonnda 37 sanık idama mahkum olmuş,yaşlarından dolayı altı sanığın idam cezaları ağır cezaya çevrilmiştir.31 Ocak 1931'de mahkeme kararları
TBMM Adalet Komisyonunda görüşülmüş iki sanığın cezası ağır hapse çevrilmiş bir sanıkta öldüğü için 28 kişinin idamına karar verilmiştir.2 Şubat 1931'de TB MM
idam kararlarını onaylamış,3 Şubat 1931 günüde idamlar infaz edilmişir.Suçlular cezalarını çekmişlerdir.
Atatürk'ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti'ni Türk halkı ve Türk gençliği sonsuza dekkoruyacaktır.İrticacılara geçit vermeyecektir.
Kaynaklar
Prof.Enver Ziya Karal
PRof.İ.Hakkı Uznçarşılı
Tempo Dergisi-11 Ekim 2005
Genel Kurmay Başkanlığı Dosyası-Cumhuriyet Gazetesi
1 Ocak 2008 BARIŞ

Hiç yorum yok: