Çağların Önderinin Samsun’a Çıkışı ve Tarihi Gerçekler Zaman zaman çeşitli şekillerde bazı çevrelerce gündeme getirilen ve hiçbir gerçeğe dayanmayan, belge ve kanıt gösterilmeden Mustafa Kemal’i Milli Mücadeleyi başlatmak için Samsun’a Sultan Vahdettin tarafından gönderildiği söylenip yazılmaktadır. Bu yazıda, konu belgeleri ile ortaya koymaya çalışılacaktır. Tarihin laboratuarı belge ve kanıttır. Bunların olmadığı yerde tarihten bahsedilemez. Olsa olsa söylence ve uyduruk öyküler olur ki, gerçeği yansıtamazlar.
Öncelikle belirtmek gerek; Mustafa Kemal Devletin bir generalidir. Göreve atanması için prosedürün uygulanması bir doğallık arz eder. Atama kararnamesinde imzaları bulunacaklar; Harbiye Nazırı, Sadrazam ve Padişahtır. Kararnamede de bunlar tarafından imzalanmıştır.
İngiliz Yüksek Komiseri Amiral Calthorpe ve Fransız Yüksek Komiseri Amiral Amed, İstanbul Hükümetine ortak bir nota verirler. “Samsun ve çevresinde Türkler, Hıristiyanlara, Rumlara rahat vermiyorlar ve toptan öldürüyorlar. Olayların önlenmesini, aksi taktirde bölgeyi işgal edeceklerini bildirirler. Hâlbuki tam tersi olmakta, Rumlar Sinop’tan Trabzon’a kadar Pontus Devleti kurmayı düşlemektedirler.
İngilizlerin isteklerini yerine getirmek ve Milli Mücadeleyi engellemek için M. Kemal Paşa Samsun’a gönderilir.
Mustafa Kemal 9. Ordu Müfettişliğine atanınca geniş yetkilerle donatılması için yakın arkadaşlarından faydalanmak ister. Kazım Paşanın yardımları büyüktür. Hatta Harbiye Nazırı bu kadar geniş yetkileri görünce başıma dert açılır diye imzalamaz. Mührünü Kazım Paşaya verir. Kazım Paşa mührünü basar.
“Mehmet Şakir bin Numan Tahir… Sadrazam Ferit Paşa ile görüşülür. Sadrazam Konağından çıktıktan sonra Cevat Paşa (Çobanlı) ile kolkola sessizce yürürler. Cevat Paşa bir ara başını kaldırır.
- Bir şey mi yapacaksın Kemal?
- Evet paşam bir şey yapacağım…
- Allah muvaffak etsin…
- Mutlaka muvaffak olacağız. Vedalaşır, ayrılırlar.
Samsun’a çıkan Mustafa Kemal halkı ulusal dava etrafında örgütlemeye çalışmaktadır. 8 Haziranda Harbiye Nazırı ve padişah tarafından İstanbul’a geri çağrılır. (20 günde yurdumuz düşmanlardan kurtarılmadı ki…)
8 Haziran 1919’da Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi, “Mustafa Kemal’i geri çağırdıkları için General Deedes’e teşekkür eder”. (Bilal N. Şimşir. İngiliz Belgeleri C.1 XIII).
Damat Ferit Paşa Amiral Webb’i ziyaret eder. Amiral 9 Mart 1919 raporunda “Kendisinin ve Padişah efendisinin ümitlerinin Allah’tan sonra İngiltere Krallık hükümetinde toplandığını beyan etti. (Jaschke-İngiliz Belgeleri S.9)
Amiral Calthorge’nin 19 1919 günlü yazısı: “Padişah Türkiye’de yerleşmemiz için pek arzulu…” (Sina Akşin – İstanbul Hükümetleri S. 68)
Dâhiliye Nazırı Ali Kemal, 23.6.1919. tarihli ve 84 sayılı genelgesini yayınlar: “Mustafa Kemal’e büyük bir asker olmakla birlikte günün siyasetini pek bilmediği için, olağanüstü sayılacak vatanseverlik ve gayretine rağmen yeni görevinde asla başarılı olamadı… İngiliz olağanüstü temsilcisinin istek ve arzusuyla görevden alındı…
“Dâhiliye Nezaretinin size kesin meri, artık o zatın görevden alınmış olduğunu bilmek, kendileri ile hiçbir resmi işleme girişmemek, hükümet işleri ile ilgili hiçbir isteğini yerine getirmemektir…”
Vahidettin; Ali Kemal’e:… Bağlılığınız bana büyük ümit ve teselli vermiştir… diyecektir.
Padişah ve Damat Ferit Paşa, Mustafa Kemal’in geri gelmesini isterler. Gelmeyince de 8-9 Temmuz 1919 gecesi görevine son verilir. Mustafa Kemal’de aynı gece saat 22.50 de Harbiye Nazırına, 23:00’de de Padişaha istifasını sunar.
M. Kemal: “… Bu tarihten sonra resmi sıfat ve yetkilerimden ayrılmış olarak yalnız milletin sevgi ve fedakârlığına güvenerek…” görevimize devam ettik der.
Damat Ferit Hükümeti, 8 Ağustos 1919’da Dâhiliye Nazırı kanalıyla bütün illere Kuva-yi Milliye’nin dağıtılması için emir verir.
(Sina Akşin – İstanbul Hükümetleri. S. 488).
Damat Ferit Hükümetinin 9 Ağustos 1919 günlü kararıyla Mustafa Kemal Paşa askerlikten çıkarılır, nişanları geri alınır ve Fahri Yaverliği kaldırılır.
Damat Ferit, Erzurum Kongresi’nin dağıtılması için 20 Temmuz 1919’da emir verir (Kazım Karabekir – İstiklal Harbimiz. S. 84). Kazım Karabekir; “Yeni nesil görsün ki Erzurum’da millet, İstiklali için Erzurum Kongresini” akdi ile kararını verirken, İstanbul’daki padişah ve hükümet ve bunlar gibi millet kanını emmeye hazırlanan tufeyliler Türk’ün istikbali için nelerle meşgul olmuşlardır…” (İstiklal Harbimiz – S. 152).
- Hükümet, işgalin protesto edileceği İstanbul mitingini yasaklar. (KS Günlüğü, 1.C,S. 267).
- Kadıköy kadınlarının çeşitli yerlere çektikleri telgraftan: “Milli hukukumuzu ve namusumuzu koruyacak hükümet yoksa, biz varız…” (Fatih Rıfkı Atay – Çankaya, S. 135)
- Ferit Hükümeti, 29.7.1919’da Mustafa Kemal ve Rıfat Bey’in tutuklanmasını kararlaştırır. (Jaschke, İng. Bel. S. 138-Gökbilgin-Milli Müc. Başlarken 1. C. S. 170).
- Dahiliye Nazırı Adil, 13 Ağustos 1919’da Balıkesir Kongresinin dağıtılmasını ister. (KS Günlüğü – 2. C, S. 48).
- Dahiliye Nazırı Adil, 13 Ağustos 1919’da Denizli Mutasarrıflığına verdiği emirle Alaşehir Kongresinin engellenmesini ister. H.M. Çakırkıl S. 242).
- Damat Ferit, 1920’de İngilizlere, Milliyetçilere karşı Kürtlerin kullanılmasını önerecektir. (Jaschke, İng. Belg. S. 145)
- Dahiliye Nazırı Adil ve Harbiye Nazırı Süleyman Şefik Paşa, Sivas Kongresinin dağıtılması için 3 Eylül 1919’da Dahiliye Nazırı Adil’e ikinci dereceden Osmanlı nişanı, S. Şefik Paşaya da usul dışı olarak “Yaver-i Ekremlik, unvanı verecektir. (KS Günlüğü, 2. C. S. 87).
- Vahdettin, Erzurum’a Vali atanan Reşit Paşaya “Birtakım Celali eşkıyası, türedi ise de bunlar imha edilecektir”. (Kazım Karabekir-İst. Har. S. 145).
- Vahdettin, Rauf Bey’e: “Rauf Bey, millet koyun sürüsü! Bu sürüye bir çoban lazım, işte o da benim” (Yakın Tarihimiz 2.C. S. 240).
- Vahdettin, 20 Eylül 1919’da yayımladığı beyanname ile hükümetin uygulamalarını savunur. Milli mücadeleyi hazırlayanları kınar. (Sina Akşin-İst. Hük. S. 581 Kazım Özalp Milli Mücadele 1. C. S. 58).
- “Yunan birliklerinin muzaffer olmasını isteyen alçaklar var… Allah cezalarını versin..” (Ali Nuri Oktay – Tarih ve Toplum S. 53).
- Adliye Nazırı Ali Rüştü, “Kuvva-yi Milliye’nin hareketi pek çirkindir. Aksi halde cezalandıracağız…” (KS Günlüğü 2.C, S. 421).
- Yunan ordusunun başarısı için dua edilmesini istemiştir. Yunan ordusu için “bizim ordumuz demişti”… (TBMM Gizli Celse Zabıtları- 4.C. S. 439).
- Yüksek rütbeli bir Yunan Subayı, “Bursa’ya halife adına geldiklerini söyler. (Ş. Eğilmez-Milli Mücadelede Bursa S. 65).
- Fransız generali Quarette; Antep, Maraş ve Urfa halkında bildiri yayınlayarak Padişahın izniyle manda kurduğunu iddia edecektir. (13 Kasım 1919 KS Günlüğü 2. C. S. 206).
Ne acıdır ki; Padişah – Halife Milli Mücadeleye karşı beyanname yayınlarken, bunlara ses çıkarmaz. Kendine göre bir ordu kurmak için de;
Genel Kurmay Başkanlığına Sevr Antlaşmasını imzalayacak Hadi Paşayı, 3. Ordu Müfettişi Mustafa Kemal ve Vekili Karabekir Paşanın yerine, Balkan Savaşından sorumlu emekli Abdullah Paşayı, 20. Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşanın yerine her işi karanlık kiraz Hamdi Paşayı, 3. Kolordu Komutanlığa Albay Ali Galip’i atar. Başarılı olamaz.
T. M. Göztepe – V. M. Gayyasında S. 212
A. Fuat Cebesoy – Milli mücadele Hatıraları. S. 184
Ş. Turan – Türk Devrim Tarihi. S. 247
- Jandarma Genel Komutanı Kemal Paşa Bat. Anadolu’ya gelerek Kuvva-yı Milliye’yi dağıtmaya çalışır. TİH-2.C, S. 164 Denizli heyetine “Padişah Efendimiz Hazretlerinin size selamı var… Rica ederim. Yunanlılarla çarpışmaktan vazgeçiniz.
(M. Arif Türteng-Milli Mücadelede Denizli S. 31)
- Ali Galip Padişah ve Ferit Paşanın teşebbüsleri ile Sivas Kongresi’ni engellemek ister.
- Damat Ferit, “Maceracı emekli Albay Ali Galip ve “Kürt Lawrance olmaya hevesli İngiliz binbaşı Noel’den yararlanarak Mustafa Kemal’i ortadan kaldırmaya çalışır. (Doğan Avcıoğlu Milli Kurtuluş Tarihi. C. 1, S. 131 Anzavur).
- Başkatip Ali Fuat Türgeldi: “Anzavur’a Paşalık rütbesi ve Balıkesir Mutasarrıflığına atanması hakkında bir kararname geldiğini görünce dayanamayıp, “Böyle bir eşkıyanın halkın başına musallat etmek hakka uygun değildir efendim” diyerek son bir cüret gösterdim. Sonuç alamaz ve görevinden uzaklaştırılır. (Görüp İşittiklerim – S. 263)
- Anzavur: “Padişah Yunanlılara karşı harp edilmesine razı değildir. Yunanlılar bizim dostumuzdur. Padişahın emir ve rızası hilafına olarak silah çekmek küfürdür, isyandır. (K. Özalp – Milli Mücadele, 1. C. S. 115)
- Yusuf İzzet Paşa, Harbiye Nazırına, “Anzavur’u İstanbul’un kışkırttığını, “ben padişah tarafından gönderildim” dediğini yazar. (KS Günlüğü 2. C. S. 212)
- Anzavur isyanı bastırılınca Milli Mücadele karşı Ahmediye Cemiyetini kurarlar. İçlerinde Nemrut Mustafa Paşa, Kiraz Hamdi Paşa, Ali Kemal, R. Cevat v.s. (İng. Bel. B. N. Şimşir 1. V. S. 284)
Kuvvetlerine Halife Ordusu der.
Fetva İstanbul Nemrut Mustafa Paşa Harb Divan-ı başta Mustafa Kemal Paşa olarak Milli Mücadelenin önde gelenlerini idama mahkum eder. 11 Mayısta verilen idam kararı 24 Mayıs’ta Kemal için Padişah tarafından 24 Mayısta onaylanır. Şeyhülislamı Dürrizade Abdullah fetva verir.
- Osmanlı Anayasasının 7. Maddesine göre, Şeyhülislam Padişah seçer.
(S. Kili – Ş. Gözü büyük – Türk Anayasa Metinleri. S. 75)
- Ali Kemal: “İdam, idam, idam! Mustafa Kemal cezasını bulacak. (Peyam. Sabah 25 Nisan 1920)
İsyanlar: Milli Mücadele döneminde çeşitli isyanlar çıkarılmıştır. Bu isyanların bir kısmı azınlıkların çıkardığı isyanlardır. Padişahın ve İstanbul hükümetinin kışkırtmasıyla olan isyanlar. Anzavur, Düzce, Zile, Yozgat, Konya, Bozkır ve diğerleri.
- Huruç Ales Sultan fetvası bütün Anadolu’ya dağıtılır. Osmanlı Hükümetinin siyaseti işgal kuvvetlerinin isteklerine boyun eğmek ve isyanlarla Türk’ü, Türk’e kırdırmaya dayanmaktadır.
(H.T.D. Türk İstiklal Harbi C. VI- İç ayaklanmalar Ö. S. Coşar-M.M. Basını- S. 79)
Milli hareketi Bolşeviklik kabul ederler.
Konya isyanında “Kim milliyetçilerle birlikte Yunan’a karşı giderse, Şer’an kafirdir” (S. Tansel – Mondros’tan Mudanya’ya – 3. C. S. 127)
Cami kapılarına; “M. Kemal’in arkasına düşmek ve emrine itaat etmek şer’an küfürdür. Karısı boş düşer” (D. Arıkoğlu – Hatıralarım S. 195)
- Bunlar yetmezmiş gibi, birtakım işbirlikçi dernekler de kurulur. Hükümetçe desteklenir. Tümünü saymaya lüzum yoktur. Yalnız ikisiyle yetineceğim.
İngiliz Muhipler Cemiyeti: Üyeleri, Osmanlı Padişahı Halife-i ruy-i Zemin Vahidettin, Damat Ferit, Dahiliye Nazırı Ali Kemal, Adil Bey, Mehmet Ali Bey, Sait Molla, Rahip Frew (Fru)
- Ali Kemal: “Avrupa ile başa çıkmayı, asırlardan beri Asya’nın hangi kavmi başardı ki, biz başaralım” (6 Şubat 1921 Peyam-ı Sabah)
- Sait Molla: “Milli Hareket boşa gitmeye mahkûmdur” (Peyam-ı Sabah 1 Mayıs 1920)
- Teali-yi İslam Cemiyeti (İslamı Yüceltme Derneği)
- “Yunan ordusunun halifenin ordusu sayılması gerektiği, hiçte zararlı bir topluluk olmadığı asıl kafaları koparacakların Ankara’da bulunduğu…” Bu bildiri Yunan uçakları ile Türk Cephesine atılır. (Ankara’nın İlk Günleri S. 117)
Kuvay-ı İnzibatiye: İç ayaklanmalar başarısız olunca İstanbul, İngilizlerin etkisiyle 18 Nisan 1920’de Kuvay-ı İnzibatiyeyi kurdu. Erlere 30 lira, Teğmenlere 60 liradan başlamak üzere komutanlara 150 lira maaş bağlanmıştır. Süleyman Şefik Paşa komutasında 29 Nisan 1920’de İstanbul’dan Milli Mücadeleyi yok etmek için hareket eder. 14 Haziran’da İzmit’te dağılır. Devamı Kuva-yı Seferiyedir.
- Vahdettin 13 Mayıs günü Mustafa Kemal’in idama mahkûm edilmesinden iki gün sonra on altı Kuva-yı inzibatiye gazisine 5. Dereceden Mecidiye nişanı ile ödüllendirir. (Jaschke, İng. Bel. S. 154)
- Şimdi sormak ve yanıt beklenir.
1- Mustafa Kemal’i Yurdun kurtarılması için Samsun’a gönderdiği söylenen Sultan Vahidettin niçin 8 Haziran’da geri çağırmıştır?
2- 8-9 Temmuz’da görevinden niçin alınmış, bununla da kalınmamış cephelerde aldığı madalya ve unvanları da alınmıştır?
3- Atadığı Şeyhülislam Dürrizade Seyyid El Abdullah’a fetva verdirmiş ve niçin idam kararını onaylamıştır?
4- Nemrut Mustafa Paşa Harb. Divanının karanını niçin onaylamıştır?
5- Mustafa Kemal’i ve Milli Mücadeleyi yok etmek isteyen Anzavur’a Paşalık ve Mutasarrıflık vermiştir?
6- Anadolu’da Kurtuluş için mücadele eden genç komutanların yerine içi geçmiş, emekli, başarısız komutanları atamak istemiştir?
7- Hilafet Ordusu niçin ve kime karşı kurulmuştur.
8- Düşmanla savaşan komutanlar yokluktan maaş alamazken, erlerimiz sıcak çorbaya hasretken, Kuva-yı İnzibatiye, er ve subaylarına bol keseden maaşlar verenler kimlerdir?
9- Çeşitli işgal kuvvetleri komutanları biz Halife Sultan adına hareket ediyoruz derlerken, yalanlama ve beyanname yayınlanmış mıdır?
10- Kuva-yı İnzibatiye gazilerine, nasıl gazi olmuşlara nişan niçin verilmiştir?
Buna benzer sorular çoğaltılabilir.
Son sözü Pakistanlı Prof. Dr. Hanif Faruk’a bırakıyorum. “Kahraman Türk Ulusu, büyük Atatürk’ün önderliğinde Avrupa’nın ortak kuvvetlerini savaş alanında, ibret verici bir yenilgiye uğratmakla kalmamış, aynı zamanda aydın ve ileri görüşlü fikirlere uyarak gericilik ve yobazlık putlarını kırarak yeni ve çağdaş medeniyetin bayraktarı olmuştur”
KAYNAKLAR
1- Vahidettin; Mustafa Kemal ve Milli Mücadele (Turgut ÖZAKMAN)
2- Tek Adam (Ş. Süreyya AYDEMİR)
3- İstiklal Harbimiz (Kazım Karabekir)
4- Kaynakçalı Atatürk Günlüğü (Utkan Kocatürk)
5- Atatürk – Bir Milletin Yeniden Doğuşu (Lord Kınros)
6- Milli Mücadele (Kazım Özalp)
7- İngiliz Belgeleri B. N. Şimşir
8- Milli Mücadele Hatıraları (A. Fuat Cebesoy)
9- Milli Kurtuluş Tarihi (D. Avcıoğlu)
10- Komutan Atatürk – Kurtuluş Savaşı Tarihi (C. Erikan)
11- Türk istiklal Harbi (Harp Tarihi dairesi)
12- Türk Devrim Tarihi (Şerafettin Turan)
13- Anadolu İhtilali (M. Mücadele S. Selek)
14- Çanakkale Olayı (David Valder)
15- Kurtuluş Savaşı Günlüğü (Zeki Sarıhan)